Recep ERÇİN
Ardından da Japonya’nın başşehri Tokyo’ya geçerek Japonya temasları kapsamında Arazi, Altyapı, Ulaştırma ve Turizm Bakanı Nakano Hiromasa, Tarım, Orman ve Balıkçılık Bakanı Eto Taku ile Japonya Dış Ticaret Teşkilatı Başkanı Ishiguro Norihiko ile bir ortaya geldi.
Görüşmeler sonrası Bakan Bolat, DÜNYA Gazetesi’nin “Beklentiniz ne, Japonlar Türkiye’ye yatırıma gelecek mi?” sorusuna, Japonya ile Türkiye arasındaki ticari ilgilerin aşağıya hakikat gitmediğini fakat üst taraflı de süratli olmadığını söyledi. Bolat, “Ticari ilişkilerimiz istikrarlı bir biçimde ilerliyor. Yatırım konusundan çok üçüncü ülkelerde özellikle Ukrayna’nın inşası konusunda işbirliği için istekliler” dedi.
“EPA ‘kazan kazan’ iştiraki için önemli”
Bakan Bolat, Türkiye-Japonya CEO Yuvarlak Masa Toplantısı”nda yaptı konuşmada ise Türkiye ve Japonya Ekonomik Paydaşlık Anlaşması’nın (EPA) müzakere aşamasında olduğunu belirterek, “Anlaşmanın, ticaretin çeşitlendirilmesi ve dengelenmesi, yatırımların artırılması ve gerçek bir ‘kazan-kazan’ iştiraki kurulması açısından stratejik bir araç olacağına inanıyoruz” dedi. Bolat, Japon şirketlerinin Türkiye iktisadına 3,1 milyar doları aşan direkt yatırımları bulunduğunun belirterek, halihazırda 275 Japon firmasının Türkiye’de faaliyet gösterdiğini kaydetti.
Otomotivden güce, kimyasallardan besin sürece sanayisine kadar birçok dalda dünya çapında tanınan birçok Japon firmasını ülkede ağırlamaktan gurur duyduklarına işaret eden Bolat, şöyle devam etti: “Japonya’nın dünya genelindeki 2 trilyon doları aşan direkt dış yatırım portföyü içinde, Türkiye’nin payının yalnızca yüzde 0,11 üzere düşük bir düzeyde kaldığını üzülerek tabir etmeliyim.
Bu nedenle Japon yatırımcıları, ülkemizin artan potansiyelini keşfetmeye ve bilhassa imalat sanayi, yeşil ve pak enerji, elektrikli araç ekosistemi, dijital sanayiler ve akıllı şehirler, altyapı ve ulaştırma üzere stratejik alanlarda daha fazla yatırım yapmaya davet ediyoruz. Öte yandan, üçüncü ülkelerde hayata geçirilen müteahhitlik projelerinde de değerli bir işbirliği alanı oluştuğunu görüyoruz. Bilhassa çatışma sonrası yine yapılandırma, altyapı geliştirme ve iklim dirençli yatırımlar açısından Afrika, Orta Asya, Orta Doğu, ve Ukrayna değerli fırsatlar sunuyor.”
Kaynak: Dünya
